17 Haziran 2014 Salı

Liselerde Dil(İngilizce) Bölümü

Ben bir dil öğrencisi olarak sizlere dil bölümünü anlatacağım. Dil bölümü aslında biraz zordur ama çalışmalarla bunun önüne geçilir. Dil bölümü sürekli tekrar, çalışma, kelime ezberleme, yeni konuya çalışma vb. sürekli aktiflik ister. Dil bölümü okuyan biri doktor, polis vb. İngilizce'nin dışında kalan mesleklere ilgisiz olur. Çünkü onlar için bir tek İngilizce vardır.Bir ytıl boyunca öğretmenlerimin yardımıyla baya bir İngilizce öğrendik. Sağolsunlar kendileri çok iyi öğretmenlerdi. İyi bir eğitim almak için öğretmen çok önemlidir. Öğretmenin öğrencinin üzerinde durması gerekir. Çünkü çoğu öğrenci anlamadığı bir konuyu da bazı nedenlerden dolayı öğretmenine anlamadığını söylemez. Ama bence bir öğrenci gidip anlamadığı konuyu öğretmeninden anlatmasını istemelidir. Çünkü devletimiz bizim için onlara para ödüyor. Bu paranın boşa gitmemesi için lütfen derslerimize çalışalım. Tekrar konumuza dönecek olursak okulun ilk aylarında öğretmenimiz sınıfa gelerek herkesin 140 TL karşılığında bir set alacağımızı ve tüm yıl boyunca bu setten ders işleyeceğimizi belirtti. Ben başlarda almayacaktım ama sınıftaki tüm arkadaşlarım aldığı için bende aldım. Ama öğretmenlerimiz setin tamamını bana vermedikleri için seneye almayacağım. 1 Yıl boyunca sürekli bu kitaplardan ders işledik. Çok şey öğrendim aslında. Yani diyebilirim ki bir yıl boyunca çok şey öğrendik. Toparlayacak olursak dil bölümü İngilizceyi sevenlerin bölümü. Sürekli aktiflik ister ona göre sonradan pişman olmayın :)

Arılar

Allah'ın olağanüstü yaratıklarından olan arılar o kadar ilginçtir ki. Örneğin her bir kovanda bir tane anne arı bulunur bu anne arı arıları 10-15 gün de bir defa tüm işçi arıları alarak bir ağaca çıkar ve burada yavrulamaya başlarlar.Yavruladıktan sonra çoğaldıkları için ayrı bir kovana koyulurlar ve burada da işçi arılardan biri anne arı olarak çıkar anne arı 5 yıl işçi arılar ise 32 gün yaşar.Anne arının her defa yavrulamasının önüne geçmek için de anne arının memeleri iğneyle vurulur ve anne arının yavrulamasının önüne geçilir. Tabikide bu arılar çoğaldıktan sonra yapılır. Eğer anne arının yavrulamasının önüne geçilmezse sürekli yavrulama sonucunda verim azalır.Ve bir müddet arılar kendileri için polen getirip kovanda yemeye başlarlar. Bir müddet sonra bu arılar büyüdükte sonra kovanın üstüne bir ek kovan yapılır ve bu kovana 10 tane etrafı çerçeve şeklinde arı mumu konulur bu ek kovanla ana kovan arasına bir tane anne arının geçemeyeceği büyüklükte bir ızgara konur ve anne arının buradan ek kovana geçmesi ve bal yapımını engellemesinin önüne geçilir.ve arı 10 tane peteği 3 ay içerisinde yaparak arıcılar tarafından soframıza kadar taşınır.

Değişen Dünyada En İyi İş Çiftçilik




Araştırmalara göre dünyadaki iş adamlarının %70 den fazlası iş hayatını stresli bir şekilde geçirip emekli olmaktadırlar. Zaten emekli oldukları zaman hayatlarının en iyi çağı sona ermiş oluyor. Bana göre bu stresi çekmektense daha stressiz bir iş olan Çiftçilik daha iyidir. Ama bu işte öyle kolay değil. Her işin kendine göre bir zorluğu vardır tabi. Ama çiftçilik dediğimiz iş daha stressiz daha sakin bir iştir. Çiftçi insanlar hayatlarının tamamını tarlalarda iş başında geçirmektedirler. Bence bu onlara göre büyük bir zevktir. Çünkü hiçbir iş zorla yaptırılamaz. Bir çiftçi tarlasını özenle eker ve dört gözle haşatını bekler ve onu hasat zamanında alıp yediğinde hayatının en büyük zevkini yaşar. Bu onlar için çok önemlidir. Toparlayacak olursak Çiftçilik mesleği zor, uğraş isteyen; işçilik ise stresli bir meslektir. Ama her ne kadar çiftçiliği savunsam da bende çiftçi olmak istemem. J